Diz, omuz veya kalçada yaşanan kıkırdak hasarları şiddetli eklem ağrılarına yol açabiliyor. Son yıllarda öne çıkan kök hücre tedavisi ise genellikle cerrahi yöntemler için uygun olmayan hastalarda başarılı sonuçlar vererek ağrıları ortadan kaldırıyor ve yaşam kalitesini yükseltiyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Haldun Orhun, kıkırdak hasarlarında uygulanan kök hücre tedavisi hakkında bilgi verdi.
Kök hücre vücudun tamircisi
Kök hücreler, insan vücudunda tüm dokularda bulunan ana hücrelerdir. Özellikle var olan diğer tüm hücrelere dönüşme potansiyeli olan bu hücreler, anne karnındaki ilk gelişim aşamasında ve yetişkin kök hücre şeklinde vücudun bazı bölgelerinde daha yoğun bulunmaktadır. Doku hasarı meydana geldiğinde bu hücreler aktif hale gelerek hasarlı dokunun tamiri için ihtiyaç duyulan büyüme faktörünün salınımını sağlamaktadır. Diğer taraftan kök hücreler iyileşme için gerek duyulan doku özelliğindeki hücrelere dönüşerek iyileşme ve tamir aşamasında görev yapmaktadır.
Doğru hasta seçimi başarıyı artırıyor
Kök hücre tedavisi; cerrahi için henüz erken dönemde olan ya da ameliyat olmak istemeyen hastalarda, kıkırdak hasarının ilerlemesini durdurmak ve iyileşmesine destek olmak amacıyla kullanılmaktadır. Kıkırdak yaralanmasına maruz kalmış diz, kalça ve omuz gibi eklemlerde kök hücre kullanılmaktadır.Kullanım alanı açısından önemli özellikleri olan bu uygulamada, yaş, cinsiyet gibi faktörler ve hastalığın düzeyi çok önemlidir. Kök hücre, eklem kıkırdak kapasitesinin tamamına yakın kayıplarında uygulanabilecek bir işlem değildir. Uygun hasta seçimi çok önemlidir.
Kök hücrenin uygulama şekli hastaya göre belirleniyor
Genellikle kas iskelet sistemi hastalıklarında uygulanmakta olan kök hücre tedavisinde hücreler çoğunlukla kemik iliğinden elde edilmektedir. Ancak kemik iliği kaynaklı hücrenin çoğaltılması yöntemi özel bir donanım gerektirmektedir. Alınan doku örneği, hücre kültüründe üretilerek kök hücreler çoğaltılabilir veya özel santrifüj sistemleri kullanılarak kök hücreler konsantre edilebilir. Hücre kültürü işlemlerinin, hastalık taşınmasını engellemek ve istenmeyen hücrelerin nakledilmesini önlemek için özel laboratuvar koşullarında yapılması gereklidir. Çoğaltılan hücreler daha sonra hastalıklı alanlara ekilerek burada tedavi sağlanır.
Tek seansta tedavi mümkün
Daha pratik ve tek seansta uygulanan diğer bir yöntem ise; yağ dokusundan elde edilen materyal içerisindeki kök hücrelerin santrifüjlerle yoğunlaştırılarak aynı seans da eklem içerisine enjeksiyonu şeklindedir. Bu yöntemde de hücrelerin kendisinin hasarlı bölgeye ulaşması beklenir. Bu nedenle hasarlı alanın özelliği, büyüklüğü ve yapısı bu iki yöntemden hangisinin yapılması gerektiğini göstermektedir. Kıkırdak hasarının özellikleri iyi değerlendirilmeden yapılacak uygulamalar yetersiz kalabilir.
Genetik yapıda bir değişiklik olmuyor
Kök hücre tedavisi ile oluşturulan kıkırdak yapısı orijinal yapıya benzememekte ancak iyi kalitede bir iyileşme elde edildiği görülmektedir. Kök hücreler, kişinin genetik yapısında herhangi bir değişiklik yapmamakta ve gen tedavisi olarak kabul edilmemektedir. Kök hücre tedavisinin bilinen çok riski bulunmamaktadır.Kök hücreler her türlü hücreye dönüşme potansiyeline sahiptir. Bu özellik nedeniyle bazen kök hücreler kıkırdaktan başka kemik benzeri bir dokuya da dönüşebilmektedir. Eklem içinde bazen yüzeyde kabartıya yol açtığı ve ikincil bir cerrahi tıraşlama gerektirdiği durumlar yaşanabilmektedir. Bu işlemin kök hücre tedavileri konusunda deneyimli ekipler ve tam donanımlı merkezlerde yapılması çok önemlidir.
Hibya Haber Ajansı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder