Gaziantep Tıp Fakültesi’nde görev yapan Dr. Ersin Arslan’ın görevi başındayken bir hasta yakını tarafından öldürülmesinin üzerinden 10 yıl geçti. Arslan’ın ardından her 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü olarak anılan ve sağlıkta şiddete yönelik kınama mesajlarının verildiği bir gün oldu.
Günümüzde hala sağlıkta şiddet olayları hem hekimler hem de sağlık çalışanlarının yaşadığı birinci sorunların başında geliyor. Genel Sağlık-İş Sendikası, ‘Sağlıkta Şiddet Araştırması’ sonuçlarını açıklayarak, sağlık çalışanlarının yüzde 50,3’ünün hasta ve hasta yakınından şiddet gördüğüne işaret ederken alınan önlemlerin yetersiz olduğuna dikkat çekti.
“Dr. Ersin Arslan’ı Unutmadık”
Gaziantep’te hasta yakını tarafından katledilen Dr. Ersin Arslan’ın 10 yıl önce bugün katledilmesiyle her yıl 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü olarak anılmaya başladı. Genel Sağlık-İş Sendikası, ‘Dr. Ersin Arslan’ı Unutmadık’ başlığında gerçekleştirdiği basın açıklamasında; sağlıkta şiddet konusunda gerçekleştirilen araştırma sonuçlarını açıkladı. Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, araştırma sonuçlarına göre sağlık çalışanlarının yüzde 50,3’ünün çalışma hayatı süresince hastalardan veya hasta yakınlarından şiddet gördüğünü, ayrıca araştırma katılımcılarının neredeyse tamamının ,yüzde 97,9’unun, sağlık çalışanlarına yönelen şiddet olaylarına karşı alınan önlemlerin yeterli olmadığını ifade ettiğini belirtti.
Sağlıkta Şiddete Karşı Kararlı Duruş Vurgusu!
Dr. Derya Uğur, “Sağlıkta şiddet sonucu yaşamını yitiren sağlık emekçilerini andığımız bugün, sağlık çalışanları sadece “mesleklerine saygı” ve “güvenli bir çalışma ortamında” hizmet vermek istemektedir. Bunu sağlamakla yükümlü olan siyasi iktidar ise uyguladığı sağlık politikaları ve kullandığı siyasi söylemlerle sağlıkta şiddeti körüklemektedir. 14 Mayıs seçimleri ardından oluşacak siyasi iktidarın, sağlıkta şiddete karşı tavizsiz bir tavır göstermesi, sağlıkta şiddetin önlenmesi için kararlı duruş sergilenmesi hayati önem arz etmektedir. Sağlık çalışanlarının iş motivasyonunu önemli şekilde etkileyen sağlıkta şiddetin önlenememesi durumda verilen sağlık hizmetinin kalitesi de ciddi şekilde etkilenecektir. Zira sağlık çalışanlarının istifa etme sebeplerinin başında sağlıkta şiddet gelmektedir” dedi.
Sağlıkta Piyasalaşmaya Son Verilsin!
Sağlık kuruluşlarının sağlık çalışanları ile hastaları karşı karşıya getiren sağlıkta piyasalaşmaya son verilmesi ve sağlık çalışanlarının saygınlığının toplum karşısında yeniden tesis edilmesi gerektiğini söyleyen Genel Başkan Uğur, “Genel Sağlık-İş olarak, sağlıkta şiddete karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdürürken, şiddete zemin hazırlayan ticarileştirilmiş sağlık politikalarının da karşısında durmaya devam edeceğiz” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder