Küresel tarafta Ticaret Anlaşması’nın resmiyet kazanması ve imzaların atılmasına yönelik piyasa
beklentileri piyasalarda hareketliliği artıran unsur olarak karşımıza çıkmakta. ABD BAşkanı Donald
Trump’ın, Çin ile faz 1 anlaşmasının 15 Ocak’ta Beyaz Saray’da imzalanacağını ve Faz 2 anlaşması için
sonrasında Pekin’e gideceğini açıklaması gündem maddesi oldu. Bu durum küresel risk alma iştahında
artışlara neden olurken piyasalarda yukarı yönlü eğilimleri beraberinde getirdi. Ticaret Savaşları’nda
anlaşmanın nihai sonuca ulaşmasına yönelik beklentiler gelişmekte olan ülke para birimleri üzerinde de
etkisini gösterdi. Ancak bu durum iç tarafta özellikle ABD Başkanı Trump’ın, 2020 Savunma Bütçesini
imzalanmasıyla başlayan süreç ve ardından yaptırım beklentileriyle beraber riskler artış gösterdi. Bunun
devamında ise; Libya merkezli haber akışları tedirginliğin artmasına neden oldu ve kur tarafında yukarı
yönlü ataklar meydana geldi. 2019 yılını 5.95 seviyelerine yakın kapanışlar görülmesiyle beraber yeni yıla
da yatay bir görünüm içinde başlangıç yaptık.
Yılın ilk günlerinde işlem hacimlerinde düşüşler hakimken önümüzdeki günlerde; 2020 yılına yönelik
majör merkez bankalarının genişlemeci politikaları ve küresel risk unsurlarının seyri fiyatlamalarda ön
planda olabilir. Geçtiğimiz yılı 3 faiz indirimiyle kapatan FED cephesi, 2020 yılında ‘’bekle-gör’’
politikasının devam edeceğini henüz faiz patikasında artırama yönelik bir işaret görülmediğine yönelik
açıklamaları dikkatleri çekmişti. Buna paralel piyasaların odak noktasında Avrupa Merkez Bankası
(ECB)’nın yeni başkanı Christine Lagarde’ın açıklamaları ve para politikasına yönelik hamleleri yer almıştı.
Ancak yapılan açıklamalar genişlemeci poltikanın devam edeceğine yönelik olması hayal kırıklığına uğrattı
diyebiliriz.
Bunların dışında 2020 yurtiçi tarafta enflasyon gibi önemli göstergelerin yanı sıra siyasi ve jeopolitik risk
unsurlarının seyri ekonomi dinamikleri üzerinde daha çok etki gösterecek gibi duruyor. Bu bağlamda
açıklanacak veriler ve uygulanacak politikalarla beraber; risk unsurlarına yönelik gelişmeler yakın
takibimizde olmaya devam edecektir. Şu anda özellikle Libya’nın askeri destek talebine Türkiye
yetkililerinin ‘’olumlu bakıyoruz’’ ifadeleri kritikti. Bu bağlamda atılacak adımlarla ve risk göstergelerin
durumu kur fiyatlamalarında önemli olacaktır.
Yeni yılın ilk gününde ekonomik takvimde; yurtiçi tarafta İmalat PMI rakamlarıyla beraber Euro
Bölgesi’nde açıklanacak İmalat PMI rakamları ve ABD Üretim Satın Alma Müdürleri Endeksi ve İşsizlik
Haklarından Yararlanma Başvurları takip edilecektir.
EURUSD
Küresel tarafta risk alma iştahında yaşanan artış parite fiyatlamalarında yukarı yönlü atakları beraberinde
getirdi. Teknik olarak 1.12 direnç seviyesinin üzerinde işlem gören paritede buranın üzerinde kalıcılık
sağlanması halinde; 1.1285, 1.13 ve 1.133 seviyeleri takip edilebilir. Ancak parite fiyatlamalarında
oluşabilecek geri çekilmelerde 1.12 seviyesin altına inilmesi halinde satış yönlü işlemler
derinleşebileceği gibi 1.114 ve 1.11 destek seviyeleri karşımıza çıkabilir.
USDTRY
Küresel tarafta Ticaret Savaşları’na yönelik piyasalarda oluşan iyimserlik gelişmekte olan ülke para
birimlerini pozitif etkilemesine rağmen iç tarafta siyasi ve jeopolitik risk unsurlarının hala gündemde
kalması TL varlıklarının negatif ayrışmasına neden olmakta. 5.95-5.90 bandında sıkışma devam ederken
bu noktalarda oluşabilecek kırılmalar hareketliliğin seyri açısından önemli olacaktır. 5.95 direnç
seviyesinin üzerinde kalıcılık sağlanması halinde 6 seviyesi hedef haline gelebilir ancak kur tarafında
görülebilecek olası geri çekilmelerde ise 5.9 destek seviyesi kritik olacaktır. Keza buranın geçilmesi
halinde 5.85 destek seviyesi takip edilebilir.
GBPUSD
Küresel risk unsurlarında yaşanan iyimserlik risk alma iştahında artışa neden olurken bu durum parite
fiyatlamalarında alış yönlü işlemlerin ağırlık kazanmasına neden oldu. Teknik olarak 1.32 ana direnç
noktasına yakın seviyelerde işlem gören paritede buranın geçilmesi halinde 1.34 seviyeleri hedef
haline gelebilir ancak ilk etapda 1.325 ve 1.333 ara direnç seviyelerinin geçilmesi fiyatlamaların seyri
açısından kritik olabilir. Ancak parite fiyatlamalarında olası geri çekilmelerde ise; 1.31 destek seviyesi
önemini korumaya devam ediyor.
BRENT PETROL
Küresel risk unsurlarında yaşanan pozitif gelişmelerle birlikte petrol fiyatlamaların yukarı yönlü eğilim
devam ettiği görülmekte. Ticaret Anlaşmasına yönelik piyasalarda artan risk alma iştahıyla beraber 66
dolar seviyesinin üzerinde işlem görmeye devam eden petrol fiyatlamalarında buranın üzerinde kalıcılık
sağlanması halinde yukarı yönlü eğilim devam edebileceği gibi bu noktanın altına inilmesi halinde ise satış
yönlü işlemler derinleşebilir. Teknik olarak yukarı yönlü ataklarda 67 direnç seviyesinin geçilmesi
durumunda 68 seviyeleri hedef haline gelebilir. Ancak emtia tarafında ger çekilmelerde ise 65
destek seviyesi öneümini korumaya devam ediyor.
ONS ALTIN
Yılın son haftasında değerli metalde görülen yukarı yönlü hareket hala devam etmekte. Ancak geçtiğimiz
günlerde ABD Başkanı Trump'ın, Ticaret Anlaşması'na yönelik açıklamalarıyla beraber 1520 seviyesinin
altına inen değerli metalde buranın geçilmesi halinde satış yönlü işlemler derinleşebilir.Bu durumda ise
1515, 1512 ve 1508 seviyeleri takip edilebilir. Ancak emtia tarafında olası toparlanma hareketlerinde
1525 direncinin geçilmesi fiyatlamaların seyri açısından önemli olacaktır. Keza bu noktanın üzerinde
kalıcılık sağlanması halinde ise; 1530 ve 1534 direnç seviyeleri karşımıza çıkabilir.
Kaynak:
Hibya Haber Ajansı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder